Arıcılığın tarihçesi ise insanların mağara hayatı yaşadığı on binlerce yıl öncesine kadar gitmektedir. Mağara resimleri, çok eski tarihlere ait arı fosilleri ve benzeri tarihi buluntular bu görüşü doğrulamaktadır.
Tarihi gelişim içinde taş devrinden itibaren; önce ağaç kütükleri sonra da toprak ve kilden yapılmış kaplar kovan olarak kullanılmış ve zamanla bugün kullanılan kovanlar geliştirilmiştir. Gerçek arıcılık, insanların ağaç kovukları içinde yuvalanan arıları öldürmeden bir miktar bal almaları ve bir miktar balı da arılara bırakmaları ile başlamıştır.
Balın gıda, içecek, ilaç, koruyucu madde olarak ve dinsel törenlerde kullanımı ilkel insanlara dayanmaktadır ve eski medeniyetler çöktükten sonra da devam etmiştir. Yazıtlar, resimler ve tarihi kayıtlar arı yetiştiriciliğinin eski Mısır’da başladığını, Mezopotamya, Anadolu ve Avrupa’nın da gelişiminde önemli yer tuttuğunu göstermektedir. 1500’lü yıllardan önce bal arısı eski dünyaya – Avrupa, Afrika ve Asya’ya aitti. Koloniler ve arıcılık göçmenler ile Yeni Dünya ülkelerine taşınmıştır ve bugün kutuplar dışında tüm yerleşim alanlarında yapıldığı bilinmektedir. Arılar yeni Dünya ülkelerine kendi ana vatanlarından daha iyi adapte olmuş ve bu ülkelerde arıcılık oldukça yaygınlaşmıştır.
1600-1851 yılları arasında arıcılar, arıların yaşam çevrimini ve biyolojisini öğrenmişlerdir. Arıcılık tekniklerinin gelişmesi ile arıları kovanlarının içinde daha rahat izleme imkânı bulmuşlar ve arılar üzerindeki kontrollerini arttırmışlardır. Dikey kovanlar sayesinde arıcılar kıştan önce arıların bir kısmını öldürmeden kovandan bal almayı öğrenmişlerdir. 1851 yılında çıkartılabilir çerçeve kovanlar bulunmuş ve modern arıcılık bu buluştan sonra başlamıştır. Sonraki yarım yüzyılda olan gelişmeler önceki yüzyıllara kıyasla patlama niteliğinde olmuştur.
Dünyada bugün 50 milyondan fazla kovanda 1,2 milyon ton bal üretildiği bilinmektedir. Dünya ülkeleri arasında Çin 6,5 milyon kovanı ve 200 bin tondan fazla bal üretimi ile birincidir. Kovan başına ortalama dünya bal üretimi 20 kg dolayında olup bu rakam Çin’de 33, Arjantin’de 40, Meksika’da 27, Kanada’da 64, Macaristan’da 40 ve Türkiye’de 16 kg dolayındadır. Arıcılık dünyada ziraatın diğer alanlarına göre belki de en yaygınlaşmış uygulamadır. Zira arıların tozlaşma ve dolayısıyla diğer zirai ürünlerin gelişiminde çok önemli katkılar sağladığı bilinmektedir.